1 Mart 2009 Pazar

Monolog...


Aslında yazılacak çok şey var .

Belki de hiç yok!


Aslında ben varım buradayım ama;

belki de ben değilim aynadaki surat.



Ruhum geziniyor bilmediğim diyarların boş sokaklarında.



Ben hep bir çocuktum.

Çocuk olarak kalacağım.


Ya da çoktan büyüdüm.

Unuttum geçmişi.



Kimbilir?

Perdenin kapanmasına,oyunun bitmesine ne kadar zaman kaldı?



Belki de zaman, beynimde yankılanan saat tiktakları!

Ya da bize yaşamı kucaklamayı öğreten bir dost.



Güneşin doğuşu ile batışı arasında sıkıştım belki de.

Kaçacak yer yok!


Karanlığa lanet okumak kolay aydınlık içinde.

Ya onunla yüzleşmek?



Belki de;

en büyük korkum kendimim.

İçimde çığlıklar atan ben!



Belki de koskoca bir yalanı yaşıyoruz.

Kim seçti doğruları,yanlışları?

Benim gerçeklerim,kimin yalanları?



Peki nerde ruhumun diğer yarısı?

Ben nerdeyim?


Satır aralarındaki bir virgüllük nefes miyim?


Yoksa hayatın ezelden ahire tam metni miyim?



Geçmişimin ve geleceğimin senaristi kim?

Ben başrol oyuncusu muyum?

Yoksa bir figüran mı?



Varlığım ya da yokluğum umurunda mı dünyanın?

Benim sonum mu kıyamet denen şey?



Peki ya bunca soru ve diğerlerinin cevabı kimde saklı?



Hiç üşenmesem,

çıkıp öğrenebilir miyim yedi kat yukarı?



Yoksa aradıklarım içimde bir yerlerde de;

benim mi gözlerim kapalı?



27 Mayıs 1999 Perşembe


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder