21 Mayıs 2009 Perşembe

Ey Gece!...


Gece karalarına bürünmüş karşımda. Yalnızlıkla, hüzünle çıkagelmiş kol kola. Gece, ben ve hüznüm koyun koyunayız bugün.

Yalnızlığım aynadaki kederli suratla dertleşmekte. Hüznüm, çoktan solmuş bir takvim yaprağında kalmış anılarda gizli.

Gece, ağıtlar döküyor benim için.

Gökyüzü, ağlıyor omuzlarımda.


Ey gece!...


Yine zifiri karanlığında eyleşmektesin yüreğimle!

Beni bana bırak!..
Beni bana bırak!..



Zamanın atlısı yolunda dört nala!

Gecenin aymaz karasından, gün dönümünün aydınlığına...

Açılıyor işte sessizliğin perdesi. Sarınıyorum bedenime zırh gibi sessizliği. Solgun takvim yaprağını kapı dışarı etme vakti.


Ey gece!...

Acısına rağmen terkedilemeyen sevgili!

Bil ki, bu gün dönümü ile aldattım seni.

2 yorum:

  1. Acısına rağmen terkedilemeyen sevgili!
    Bil ki, bu gün dönümü ile aldattım seni.

    Bu nasıl bir cümledir. Özlü söz olup Edebiyat derslerinde okutulmalı.

    Bir de " Her gecenin ardında bir gündüz vardır" sözü var. Bunu söyleyenler acaba bilmezler mi ki her gündüzün ardında da bir gece vardır...


    Keyifli yayınlar...

    YanıtlaSil
  2. Yorumun için teşekkür ederim lonely.

    Bu konuyla ilgili bir söz okumuştum.
    "Geceyle gündüzü aynı aydınlıkta görebilecek gözler edin."

    Keyifli okumalar...

    YanıtlaSil